Haftanın Önerileri
Dodsworth (1936)
Klasik Amerikan sinemasının ustalarından William Wyler imzalı “Dodsworth”, çatırdayan bir evliliğin izdüşümünü, dönemin sinemasının ilerisinde duran bir metinle ortaya seriyor. Dodsworth çiftinin Avrupa seyahatini izlediğimiz film hem Sam'a hem de Fran'a eşit mesafede konumlanan bir bakış açısıyla yaklaşıyor. Güçlü karakterleri üzerinden de, gönül ilişkileri ve aldatmalarla örülü, her halükarda dağılacak bir evliliğin portresini çıkarıyor. Wyler’in kusursuz yönetmenliği ve Walter Huston'un mükemmel performansı eşliğinde...
WR: Mysteries of the Organism (1971)
Yugoslav sinemacı Dusan Makavejev en çok, mayınlı temalara bulaşması, aşırılığı ve 'yıkıcı' tavrıyla bilinen bir isim. “Sweet Movie”nin sadece son 40 dakikası bile bu tanımın içini doldurmak için yeterlidir. Yönetmenin andığımız bu yapıtı ise, içine Wilhelm Reich'in fikirlerinin serpiştirildiği, cinsel özgürlük ve tabular gibi meselelerin otopsiye alındığı, belgesel ve kurmacanın karışımından oluşan deneysel bir çalışma olarak özetlenebilir. Yönetmenin röportajlar, belge-görseller ve kurmaca hikaye gibi farklı parçaları bir araya getirdiği dahiyane bütünün sinemada benzeri pek yok aslında. Bu açıdan, son derece zihin açıcı bir film karşımızdaki!
Szerelem (1971)
Macar sinemasını yakından tanımak istiyorsanız Karoly Makk'ın "Szerelem"i izleyeceğiniz ilk filmlerden biri olmalı. Siyah-beyaz bu başyapıt, sinematografi ve kurgu konusundaki yetkinliği dışında hikayesiyle de hafızaya kazınıyor. Suçundan dolayı hapse konulmuş bir adam, arkada bıraktığı bir eş, ölümü bekleyen hasta annesi, dönüş yolunu gözleyen bedenler, sahte mektuplar, sessiz sedasız nefes alan insan ilişkileri ve çok farklı bir şekilde kurgulanmış finaldeki o 'kavuşma' anı... Aşk, evlilik ve hapsolduğumuz yaşamlarımız adına dokunaklı sözler söylüyor "Szerelem".
Downloading Nancy (2008)
Johan Renck şimdilik tek uzun metrajı "Downloading Nancy"de, iletişimsizlik, intihar, sanal ilişki, yalnızlık, şiddet, delilik gibi zorlayıcı konulardan son yılların en sert ve depresif filmlerinden birini çıkarmıştı. Kocasından gördüğü muamele yüzünden kenara itilen ve kendi köşesine çekilen Nancy’nin internet ağı aracılığıyla kurduğu ilişki filmin atar damarı olsa da, "Downloading Nancy", psikolojik açıdan sınırda gezinen, altüst olmuş bir kadın üzerine. Renck'in yönetmenlik başarısı dışında Christopher Doyle'un melankolik renklerle ördüğü enfes sinematografi çalışması ve müzikler, huzur bozan filmin akılda kalan elementlerinden... Maria Bello ise hayatının performansını sergiliyor burada.
Cléo de 5 à 7 (1962)
Fransız Yeni Dalgası’nın kadın temsilcisi Agnes Varda’dan bir başyapıt. Kısıtlı bir zaman dilimine odaklanan filmlerin en iyilerinden "Cleo de 5 a 7". Hastalığıyla ve ölüm korkusuyla karşı karşıya gelen şarkıcı Cleo'nun yaşamından kısa bir kesiti anlatan Varda, o malum son ana yaklaşma endişesinin ve 'belirsizlik'in ruh halini feminist alt metinlerle donatır. Filmin başında falcıda geçen renkli açılış sahnesinden sonra şehrin atan kalbine, siyah-beyazın dünyasına dalarız.
Yorumlar
Yorum Gönder